Türkiye’de Yapılan Kuraklık Analiz Çalışmaları Üzerine Bir Derleme
Abstract
Kuraklık, iklim değişikliği konusunun önem kazanmasıyla birlikte, özellikle 2000’li yıllardan sonra bilim insanları tarafından en çok çalışılan afet konularından birisi olmuştur. Kuraklık konusunda birçok farklı yöntemin bulunması ve kuraklığın çok farklı bilim dalları tarafından incelenmesi sayesinde kuraklık konusunda çok fazla bilimsel yayın üretilmiştir. Bu çalışmada, meteorolojik veriler üzerinden herhangi bir istatistiksel yöntem kullanılarak Türkiye’nin geneli ya da bir bölgesiyle ilgili kuraklık analizlerinin yer aldığı tezler, ulusal makaleler ve uluslararası makaleler derlenmiştir. Çalışmada 1943-2021 arasında yazılmış 73 yüksek lisans ve doktora tezi, 107 ulusal makale ve 90 adet uluslararası makale olmak üzere toplam 270 çalışma incelenmiştir. Bu çalışmalar yayın yılı, kullanılan kuraklık analiz yöntemleri, ilk yazarın bilim alanı ve çalışmada incelenen bölgeye göre sınıflandırılarak frekans dağılımları ortaya konulmuştur. Çalışmada ulaşılan başlıca sonuçlar şu şekildedir: Türkiye de kuraklık analizi ile ilgili yayınlanan ilk çalışmalar 1943, 1956 ve 1965 yıllarında yapılmış olmasına rağmen kuraklık ile ilgili çalışmalar 2000 yılı sonrasında artış göstermeye başlamıştır. Toplam yayın sayısı 2019’da 37, 2020’de 43 adet, 2021’de 64 adede ulaşmıştır. 2019-2021 döneminde yapılan yayınlar tüm yayınların %53’lük kesimine karşılık gelmektedir. Son yıllardaki bu hızlı artış yayın sayılarında logaritmik artışın yaşanmasına neden olmuştur. Çalışmalarda kuraklık analizlerinde 63 farklı yöntem kullanılmakla birlikte standartlaştırılmış yağış indisi %56’lık bir kullanım oranı ile baskın yöntem olmaktadır. Türkiye genelini kapsayan çalışmalar olmakla birlikte (41 adet), çalışmaların büyük bölümü havza bazlı gerçekleştirilmiştir (113 adet). Diğer çalışmalar ise coğrafi bölgeler, il ya da daha küçük yerleşim alanları için gerçekleştirilmiştir. Farklı bilim alanlarına göre İnşaat Mühendisliği (131 adet) ve Coğrafya bölümleri (41 adet) en fazla kuraklık analizi çalışmaları gerçekleştiren bölümlerdir. Drought has become one of the most studied disaster issues by scientists, especially after the 2000s, with the importance of climate change. Many scientific publications on drought have been produced, due to many different methods on drought and the study of drought by many disciplines of science. In the study, theses, national and international articles, which include drought analysis by using any statistical method over meteorological data in Turkey, were compiled. A total of 270 studies, including 73 master's and Ph.D. theses, 107 national articles, and 90 international articles, written between 1943-2021 were examined. These studies were classified according to the year of publication, the drought analysis methods used, in publication, the scientific field of the first author, and the region examined in the study, and their frequency distributions were revealed. The main conclusions of this study are as follows: Although the first published studies on drought analysis in Turkey were made in 1943, 1956, and 1965, studies on drought started to increase after 2000 and the total number of publications reached 37 in 2019, 43 in 2020, and 64 in 2021. Publications in the period of 2019-2021 correspond to 53% of all publications. This rapid increase in recent years has led to a logarithmic increase in the number of publications. Although 63 different methods are used in drought analysis in the studies, the standardized precipitation index is the dominant method with a usage rate of 56%. Most of the studies were carried out on the basins (113). In 41 studies, the whole of Turkey was examined. Other studies were carried out for geographical regions, provinces, and smaller settlements. According to the scientific fields, it is seen that the Civil Engineering (131 units) and Geography (41 units) departments are the scientific fields that carry out the most drought analysis studies.